Sağlıklı ve Uzun Ömür İçin Gen Haritası: Prof. Dr. Uğur Sezerman
Sağlığımız her şeyden önce gelir. İşler yapılır, evler değişir, insanlar gelir geçer ama sağlık yoksa bunların hiçbirinin üstesinden gelmeye gücün olmuyor.
Yeni çağ tıp anlayışı genel kavramdan, kişiye özel formüller bulmaya yöneldi. Bunun en başında da DNA ve genetik yapımızın keşfi ile gerçekleşti. Ülkemizde ve yurt dışında genetik alanında hem akademik, hem bilimsel çalışmaları ile değerli katkıları olan, Amerika’da genetik alanında yaptığı çalışmalar ve kanser tedavisinde bulduğu buluşları ile kendisine ödüller verilen Prof. Dr. Uğur Sezerman ile bu çok önemli konu hakkında sohbet ettik.
Yüzde Yüz İlham Veren Sohbetlerde yetiştirdiği yüzlerce öğrencisi ve kişiye özel tedavi yöntemleri ile alanında kendini adamış çok kıymetli biri olan Uğur Sezerman’ın siz okuyucularımıza ilham olacağına yürekten inanıyoruz.
*Uğur Bey seminerde anlattıklarınızdan çok etkilendim. Okuyucularımız da sizi tanısınlar istiyorum. Genetik alanına merakınız, bugünlere gelişiniz nasıl oldu?
UĞUR SEZERMAN- Aslında Boğaziçi Üniversitesi’nde Elektrik Elektronik Mühendisliği okudum fakat hep insana daha yakın bir konuda çalışmak istediğimden mezun olur olmaz biyomedikal mühendisliğine geçtim. Doktoram sırasında İnsan Genom Projesini başlatan kişi olan Prof. Charles Delisi ile tez çalışmalarımı yapmaya başladım.
Bu sırada genetiğe de ilgi duymaya başladım. Çalışma alanım olan Biyoinformatikte yeni nesil dizileme ile elde edilen verilerin analizi anlamlandırılması için ve kişiye özel tanı ve tedavide kullanılması için yapay zekaya dayalı algoritmalar geliştirmeye başladım. Şimdi de hem Türkiye, hem Polonya, hem Amerika’da kurduğum şirketlerle bu geliştirdiğimiz yöntemlerle kişileri daha sağlıklı tutmak için uzmanlarla birlikte kişiye özel çözümler geliştiriyoruz.
*Müthiş bir alan bu! Gen, DNA, epigenetik, metilasyon…Tüm bunların ne kadarına hakimiz?
US- Yeni nesil dizileme yöntemleri, insanların DNA dizilim bilgisine hızlı olarak makul masraflarla ulaşmamıza olanak sağladı. Biz de geliştirdiğimiz algoritmalarla bu bilgiyi anlamlandırarak olası riskleri belirleyebiliyoruz.
Genom bilgileri uluslararası veri bankalarında tutuluyor. Buradaki veri arttıkça giderek daha doğru ve hızlı tanı ve tedavi geliştirmek mümkün olacak. Aynı şekilde diğer omik veriler-ki bunlara epigenetik veriler de dahil- veri bankalarında daha fazla. İyi anote edilmiş veriler attıkça bunlardan geliştirilen modellerin doğruluğu da daha çok artacak ve bu verilerin sağlık ilişkilerini belirlemede daha doğru modeller geliştirebileceğiz.
*Genetik tarama yaptırmamızın bize ne gibi faydaları olacaktır?
US- Kişiye özel risklerinizi, yatkınlıklarınızı ve hatta belli spora olan performansınıza katkı olabilecek varyantlarınızı erkenden öğrenebilirsiniz. Buna göre önleyici tıp olarak riskiniz olan hastalıklar için yaşam tarzınızı ona göre değiştirebilirsiniz. Daha sık doktor kontrollerine gidebilirsiniz ya da belli ilacı hızlı metabolize ediyorsunuzdur. Bu tarama sonucunu doktorunuza ilettiğiniz de size o ilacı vereceği zaman daha düşük doz verecektir ve ilacın olumsuz etkilerini önleyecektir. Ya da belli bir tür sporda performansınıza olumlu katkı sağlayacak varyantınız vardır. Siz o spora yönelebilirsiniz. Genetik analiz bu gibi veriler sunacağından hayatınızda sürekli kullanabileceğiniz bir rehber olacaktır.
*Sizin genetik tarama yaptırdığınızdaki görülen yaş ile gerekli önlemleri aldıktan sonra görülen yaş arasında 10 yaş geriye gitmişsiniz. Zaten çok genç ve dinamik duruyorsunuz. Neler yaptınız?
US- Ben olası risklerimi ve kuvvetli olduğum alanları biliyorum. Ona göre beslenmemi, yaptığım spor aktivitelerini ve kullandığım takviyelerimi değiştirdim. Bu da benim epigenetik yaşımın şu an ki yaşımdan çok daha iyi bir duruma gelmesini sağladı. Bu yaşam kalitemi ve performasımı da arttırdı.
*Sağlık sektörü kişiye özel formüllere, biricikliğe doğru gidiyor. O halde bugüne kadar gelmiş geleneksel tedavi yöntemleri değişecek diyebilir miyiz?
US- Kesinlikle. Aspirin herkese iyi gelmiyor. Kahve herkese iyi gelmiyor. Vücudumuzdan elde edilen tüm genetik (omik) ve klinik verilerin toplamından vücudun resmini çekip eğer bir hastalık varsa bunları tetikleyen mekanizmaları belirleyebiliyoruz ve onu hedefleyen tedaviler de hızla gelişmeye başladı. Bu tedavi illa o hastalık için geliştirilmiş bir ilaç olmayabilir. İstediğiniz hastalığa sebep olan, aktive eden sinyali kesmek ise bu sinyali kesecek ilaç başka bir hastalık içinde geliştirilmiş olabilir. Bu sinyali etkileyen başka ilaç harici çözümlerde olabilir. Bunlar belirlenecek ve tedavi için bunlar kullanılmaya başlanacak. Çok yakın bir zamanda değil ama hızla bu yaklaşımı uygulamaya geçirmek için dünyada çalışmalar yapılmaktadır.
*Aileden gelen hastalıkların önüne geçmemiz mümkün mü? Tetikleyici faktörlerin önüne geçebilir miyiz?
US- Genetik hastalıklarda önleyici tıp olarak hastalığa göre yaşam tarzınızı ve check up programları ile hastalığın başlamasını engellemek, geciktirmek ya da erken teşhis koymak mümkün olabilir ya da Angelina Jolie’nin yaptığı gibi çok agresif ilerleyecek bir kanserse mastektomi ile göğüslerini aldırıp hastalığın oluşumunu engelleyebilir. Genetik analizlerde, kişinin yaşam kalitesini arttırmak ve riskleri minimize etmek için çok önemli bilgiler sunuluyor.
*Genetik kod tamamen çözüldüğünde sağlıklı bir şekilde kaç yaşına kadar yaşamamız mümkün görünüyor?
US- Her şey kişiye özel. Buna katkısı olan her faktör iyiyse 120 yaşına kadar yaşamak mümkün. Tabi ki bu değerler ne kadar strese maruz kaldığınızla değişiyor.
*Gözlemlerinize dayanarak sorsam: nelere dikkat edelim, ne zararlı, ne faydalı?
US- SAKININ!
1-Bağırsak sağlığımıza çok dikkat edelim: Beslenmemiz yaşam şartlarımız, duygusal sağlımız hepsi bize bağırsak sağlımızla ilgili önemli doneler sunuyor. Bağırsağımız mutlu değilse bir çok şeklide bize bunu belli ediyor. Biz de bunun için onun tercümanı olmak üzere DNA dizilemsine dayalı çözümler ürettik. Sağlıklı bir flora elde etmek için kişiye göre beslenme takviye ve yaşam tarzı önerileri sunuyoruz. Şu yararlı, bu zararlı diyemem her şey kişiye özel.
2-Uykusuzluk
3-Stres
4-Aşırı beslenme
Faydalılar için bence önerilerin kişiye özel olması lazım. Mesela probiyotik çok bilinçsizce kullanılıyor. İçinde sizde zaten çok miktarda olan bakteriyi içeren bir probiyotik kullanıdığınızda onun miktarının daha da artmasına ve diğer yararlı bakterilerin baskılanmasına sebep olabiliyorsunuz. Yarardan çok zarar vermiş oluyorsunuz. Şişkinliğim var şu probiyotiği kullanın yanlış bir yaklaşım. Bunların mikrobiyom testlerinden sonra eksikler, fazlalıklar belirlenip ona göre uzmanlarca verilmesi lazım.
*Kanser tedavisinde en yeni çözümler hangi alandan geliyor?
US- Kanserde, kişiye özel çözümler üretmede en fazla potansiyele sahip olan uygulama yeni nesil dizileme teknolojileridir. Dizileme sonucu, kişiye özel kanser tetikleme mekanizmalarını belirleyebiliyoruz. Ama tek bir kanser yok. Kanser heterojen bir yapıya sahip. Bu yüzden içinde farklı klonlar var. Biz en dominant olanı hedefliyoruz. Bir süre sonra hedeflemediğimiz diğer klonlar öne geçiyor ve kanser geri geliyor. Dizileme sayesinde bu klonları belirleyip hepsinin tetikleyici mekanizmalarını belirleyip hepsinde birden etkili olacak ilaç kombinasyonlarını bulmak mümkün. Bu da kanseri geri gelmeyecek şekilde tedavi etmemizi sağlayacak.
Ayrıca bağırsak modülasyonunun da tedavi etkinliğini arttırmaktaki önemi ile ilgili çok yeni çözümler üretilebilmekteyiz. Belli kanser türlerinde tedavi sırasında belli amino asitleri içeren besinleri tüketmeyerek tümörün daha fazla küçültülebildiği gözlenmiş. Bu da aslında aldığımız besinin ve yaşam tarzımızın hastalığı kontrol etmekteki önemini gösteriyor.
İnsan metabolizması, aldığımız besin ve destek ürünlerden çok hızlı etkileniyor ve metabolizma kanser dahil pek çok hastalığın ilerlemesinde rol oynadığı gibi tedavi geliştirmekte de kullanılabiliniyor.
Metabolizmayı en çok etkileyen faktörlerden biri de mikrobiyomumuz. Bunun modülasyonu da metabolizmada istediğimiz değişiklikleri yapmamızı sağlayabiliyor. Bu da hastalıkların tedavisi için çok ciddi bir potansiyel içeriyor.
Doğal ürünler, yağlar ve destek ürünleri kullanılarak yapılan modülasyonların pek çok hastalıkta tedavi için kullanılması planlanmakta. Dünyada bizimki de dahil pek çok şirket bu konuda çalışıyor ve çözüm üretiyor. FAETH Theurapeutics bu alanda öncü durumda. Onlar metabolitlere bakarak çözüm üretmeyi hedefliyor. Mikrobiyomunda buna dahil edilmesi çok daha kalıcı şekilde modülasyonu sağlayabiliyor.
*Peki mikrobiyom modülasyonunun destek olacağı çözümler ne?
US- Mikrobiyom metabolik hastalıkların tedavisinden, alzhemier, parkinson gibi pek çok nörolojik hastalıkta da önemli rol oynuyor. Son yapılan çalışmalar bazı parkinson hastalarında, hastalığın bağırsakta başladığın gösteriyor. Bu da önleyici tedbirlerin de bağırsakta başlaması gerektiğini gösteriyor.
Depresyon, anksiyete, uyku kalitesi gibi konularda da mikrobiyom çok önemli bir rol oynuyor. Bizim mutluluk hormonumuz olan serotoninin ham maddesi olarak görebileceğimiz GABA’yı üreten bakteriler ve bunların eksikliği ile depresyon ve anksiyete arasında ciddi ilişkiler bulunmuş.
Beslenme, destek ürünleri ve belli spor aktiviteleri ile bu bakterinin seviyesini arttırmak mümkün. Bu da semptomların iyileşmesine sebep oluyor.
Immunite regulasyonunda da mikrobiyom çok önemli bir rol oynuyor. Bunun için anahtar olan bakteriler var ve bunların modülasyonu ile autoimmun hastalıkların semptomlarının modüle edilmesi mümkün. Bu konularda çalışan çok kıymetli klinisyenlerimiz var
Tüm bunlar gösteriyor ki yaşam tarzımız, yediklerimiz, aldığımız destek ürünleri bizi sağlıklı tutmakta çok önemli rol oynuyor. Genetik faktörler çevresel riskler olsa da bunları testlerle belirleyip kişiye özel çözümler bulmak ya da önleyici tedbirler almak mümkün. Bu da daha uzun, üretken ve sağlıklı bir yaşam sürmemizi sağlayacaktır. Bu yüzden konuşmada bahsettiğim gibi 100 yaşına kadar sağlıklı yaşamak mümkün ve bugün ki bilgi ve teknoloji birikimimizi bununla ilgili kişiye özel çok önemli çözümler sunuyor.
SOHBETTEN İZLENİMLERİM
- Geleceğin tıbbı genetik analiz üzerine kurulacak hatta kuruldu bile ve Uğur Sezerman bu alanda hatırı sayılır bir isim
- Bir gün herkes kan tahlili yaptırır gibi DNA dizilimine baktıracak
- 90’lı yıllarda sadece bir insanın genetik dizilimi için 13 yıl harcanmış. Bugün ise bir haftada analiz edilebiliyor.
- Müthiş bir beyin
- Güler yüzlü, sabırlı ve sakin
- İnsana güven veren bir yapısı var
İkili Seçeneklerden (pembe olan kısımlar konuğun tercih ettikleri)
Yürüyüş Koşu
Sıkılmak Sabretmek
Susmak Konuşmak
Oturmak Dans Etmek
Klasik - Modern İkisi de
Politik Dobra
Mesafeli Samimi
Uykucu Uykusuz
Sakin Heyecanlı
Dergi Kitap
Konfor Doğa
Kedi - Köpek İkisi de
Güneş - Yağmur İkisi de
Çay Kahve
Et Ot
Disiplinli Rahat
Affetmez Unutur
Tatlı Tuzlu
Çin Yemeği - İtalyan Yemeği İkisi de
Şarap - Rakı İkisi de
Ciddi Esprili