Mutluluğun Piyanisti: Jacky Terrasson
Modern cazın doksanlardan itibaren en etkileyici piyanistlerinden biri olan Fransız müzisyen Jacky Terrasson 12 Nisan’da İstanbul’a Cemal Reşit Rey Konser Salonunda konser vermeye geliyor.
'Moving On' adlı yeni çıkan albümü ile caz severlerle buluşacak olan sanatçı yayınladığı albümleri ile defalarca prestijli ödüller kazanmış ve caz dünyasına yeni yeteneklerin keşfedilmesini sağlıyor.
Yüzde Yüz İlham Veren Sohbetlerde dünyanın takip ettiği, Fransız-Amerikalı caz piyanisti Jacky Terrasson ile sizler için sorduk.
‘MÜZİK HAYATIMDA HEP VARDI’
*Caz severlere kendinizi nasıl ifadelerle anlatırsınız?
JT- Ben Berlin’de doğmuş, Fransız-Amerikalı bir piyanistim. Paris’te doğdum, New York’a taşınıncaya kadar da Fransa’da bulundum ki bu da 1990 yılına kadar oluyor. Başlangıçta klasik müzik eğitimi aldım. Sonra Berklee’de okudum ve profesyonel olarak çalmak istediğimi fark ettim.
*Dünyanın sayılı caz piyanistlerindensiniz. Küçüklüğünüz, müzikle tanışma süreçleriniz nasıl oldu?
JT- Bizim evimizde piyano hep vardı. Babamın müziğe olan ilgisi ve piyano çalmayı bilmesi, klasik müzik çalması çocukluğumu etkileyen ve piyanoya olan yakınlığımın en önemli nedenlerindendir. Müzik hayatımızdaydı. Çok küçük yaşlardan beri müzik zaten hayatımdaydı. Piyano hayatımın hep önemli bir parçası oldu, sonra da onsuz yaşayamaz oldum. Belki de bu doğal bir süreçti. Piyano ile tanışan ve onunla uzun süre geçiren biri zaten piyanist oluyor.
*Gençliğinizde kimleri dinlemekten zevk alırdınız? Bugünlerde Jazz türünde dinlemeyi sevdiğiniz yeni/genç sanatçılar hangileri?
JT- Gençlik yıllarımda, piyanistler söz konusu olduğunda, dikkatimi çeken esas olarak Thelonious Monk, Bud Powell ve Bill Evans'tı. Tabii ki Miles Davis'i, John Coltrane'i dinledim. Billy Holiday'i dinlemeyi, sonradan takdir ettiğim Ella Fitzgerald'dan daha çok sevdim. Dexter Gordon hayranıydım, Cedar Walton da favorimdi... Hala ara sıra tüm bu müzisyenleri dinliyorum ama o zamandan beri favoriler listesi çok daha uzun. Geçenlerde genç bir şarkıcı Michael Mayo'yu duydum ve bence harika!
‘IRKÇILIĞIN ÇOK KÖTÜ BİR ŞEY OLDUĞUNU GÖRDÜM’
*Aileniz Fransız ve Amerikalı. Büyürken iki farklı millete sahip olarak, ebeveynlerden öğrendiğinizi söyleyebileceğiniz en değerli şey nedir?
JT- İnsanların birbirlerine sevgi ile yaklaşmaları gerektiğini, nefretin yerini iletişim ile sevgi alabileceğini düşünüyorum. Irkçılığın çok kötü bir şey olduğunu gördüm. Bu konuyla ilgili Kareen Guiock'un söylediği bir şeyi söyleyebilirim: ‘Karışık olduğunuzda, genellikle en çok özdeşleştiğiniz kısım sorulur!’ 50/50 ya da böyle bir şey olamayacağınızı savundu. Sadece %100+%100 olabilirsiniz! Bunun kesinlikle doğru olduğuna inanıyorum. Hem annem hem de babam kültürel değerleri geldikleri yerden bana ve kardeşlerime aktardılar.
YENİ ALBÜM ‘MOVİNG ON’
*Yeni albümünüz 'Moving On' Nisan ayında çıkacak. Yeni albümünüz hakkında bize neler söyleyebilirsiniz?
JT- Her zaman yeni bir sesin, bir şarkıya veya melodiye farklı bir yaklaşım getirdiğini düşündüğüm için üzerinde ne kadar çalıştığımı söylemek gerçekten zor... Bu albümde Camille Bertault ve Kareen Guiock Thuram adında iki şarkıcı yer alıyor. İkisinin de özgünlüğü ve karakteri var. Kayda %75 hazırlıklı girme eğilimindeyim ve hazırlıksız, bilinmeyen, sürprizlere de yer bırakıyorum. Yarısını Fransa'da, yarısını New York'ta kaydetmek istedim çünkü oradaki arkadaşlarımı ve müzisyenleri dahil etmek en doğrusu ve doğal olanı geldi.
*30 yılı aşkın müzik kariyerinizle ilgili neler söyleyebilirsiniz?
JT- Sevdiğim şeyi yaparak geçimimi sağlayabildiğim için gerçekten minnettar ve mutluyum.
İNSANİ NİTELİKLER ÇOK ÖNEMLİ
*Ekibinizdeki müzisyen arkadaşlarınızı nasıl seçiyorsunuz?
JT- Eliminasyon testi veya benzeri bir şey yok. Bu, yaratıcı zihinlerimizin olabileceği ortak alanlar bulmakla ilgili bir durum. Güven, cömertlik, alçakgönüllülük, saygı ve daha fazlasıyla ilgili... İnsan faktörü, kişinin sahip olabileceği müzikal nitelikler kadar önemlidir. Turnede sadece sahnede değil, birlikte çok zaman geçiriyoruz.
*Paris büyüleyici bir şehir. Sizin üzerinizdeki etkileri ne oldu?
JT- Çocukluğum hep orada olduğum için beni etkiledi mi bilemiyorum. Dünyanın farklı yerlerine yaptığım seyahatlerden, birbirinden çok farklı kültürleri tanıdım. Farklı enerjiler, farklı ritimleri tanıdım ve tüm bunlara taktirle bakıyorum. Bu şekilde bakınca güzellik her yerde aslında ve işimden dolayı da bir çok ilginç insanla tanıştım.
İSTANBUL İLHAM VERİCİ
*Çok yer gördünüz, gezdiniz. En beğendiğiniz mekanlar nerelerdir?
JT- Gideceklerse ‘gerçek’ caz kulüplerini gitmelerini tavsiye ederim. İlla büyük salonlara gitmeleri gerekmiyor. Elbette harika olan yerler de var ama caz kulüplerinin samimiyetini seviyorum ve buraların ayakta kalabilmeleri için desteğe ihtiyaçları var. Buraların bazen ses kaliteleri uygun olmayabiliyor. Alternatif olarak açık hava tiyatroları, arenalara da gitmelerini tavsiye ederim. Ortam ve manzara olarak muhteşem olabiliyorlar, hatta ilham verici bile diyebilirim. Bu anlamda İstanbul oldukça ilham verici.
*Günümüz dünyasında yaşanan olumsuzluklar sizi de etkiliyordur. Müziğinize, size nasıl yansıyor?
JT- Sevginin gücüne her zaman inandım ve pozitif düşüncenin gücünü hayatımda hep yer vermeye çalıştım. Korkutucu bir dünya haline gelindi. Bu benim mesleğimde daha iyi başarılara odaklanmama sebep oldu.
JACKY TERRASSON’A DAİR KISA KISA
*İlgi alanlarınız?
JT- Sanatı seviyorum. Picasso’yu çok seviyorum, Almodovar, Soulages, Stravinsky, Monica Belluci, Marie-Lys, Navarro, Gabriel García Márquez, Dali, Alain Passard. Aslında her şey pozitif enerji ile alakalı ve her şey birbiri ile paralel. Kaliteli yeme-içme sanatını çok seviyorum!
*Jacky Terrasson’ı neler mutlu eder?
JT- Değer verdiğim insanların iyi olduğunu görmek. Sevgi ve güven
*Piyanist olmasaydınız ne olurdunuz?
JT- Havayolu pilotu olmak isterdim
*Nerede olmak isterdiniz?
JT- Eğlenmek için olsaydı, Hawaii gibi bir yere giderdim.
*Nasıl birisiniz?
JT- Özgür, maceracı, ilgili ve duyarlıyım.
*En büyük gerçekliğiniz nedir?
JT- Aşk
*En çok ne dinlemeyi seviyorsunuz?
JT- Elbette caz müziği dinliyorum ama aynı zamanda klasik müzik, biraz pop ve uzak medeniyetlerin etnik müziklerini de dinliyorum.
İkili Seçeneklerden (pembe olan kısımlar konuğun tercih ettikleri)
Koşu Yürüyüş
Sıkılmak - Sabretmek Sabırlı
Susmak Konuşmak
Dans Etmek Oturmak
Klasik Modern
Politik Dobra
Samimi - Mesafeli Disiplinli
Uykusuz Uykucu
Sakin Heyecanlı
Dergi Kitap
Konfor Doğa
Kedi Köpek
Yağmur Güneş
Çay Kahve
Ot Et
Disiplinli - Rahat Disiplinli ama Rahat
Affetmez Unutur
Tuzlu Tatlı
Çin Yemeği İtalyan Yemeği
Bira Şarap
Ciddi Esprili